Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru

Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru

İzmir, 28.05.2020

 

1.      Genel Olarak

Günümüzde, temel hakların korunması amacıyla Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yolu birçok ülkede kabul edilmektedir. Bu yol, hukuk devleti ilkesinin daha işlevsel bir biçimde gerçekleştirilmesine ve devlet organlarının yaptığı temel hak ihlallerine karşı bireyin korunmasına yardımcı olmaktadır.

Anayasa şikâyetinin ikili işlevi vardır. Birinci işlevi, kişilerin sübjektif haklarını koruması, ikinci işlevi ise Anayasa Mahkemesi tarafından verilen kararlar aracılığıyla kimi anayasal sorunlara açıklık getirilmesi, anayasa düzeninin korunmasına, yorumlanmasına ve geliştirilmesine katkıda bulunmasıdır.

Bireysel başvuru; kamu gücünün işlem, eylem veya ihmali nedeniyle temel hak ve özgürlükleri ihlal edilen bireylerin iç hukuk yollarını tükettikten sonra başvurdukları istisnai, olağanüstü ve ikinci nitelikte (tali) bir hak arama yoludur. İnsan hakları ihlallerinin önlenmesi öncelikle idare ve yargı mercilerine ait olduğu için bireysel başvuru ikincildir.

Anayasa Mahkemesi, ilk derece mahkemelerinin yorumlanmasında hata yapıp yapmadıkları ile ilgilenmez. Bir temyiz incelemesi yapmaz, insan hakları incelemesi yapar. Usul sorunları ile ilgilenmez. Çünkü bireysel başvuru yolu, istinaf veya temyiz yolu değildir. Anayasa Mahkemesi, olaya salt Anayasa Hukuku açısından bakar.

Anayasaya Mahkemesine bireysel başvuru hakkı, 12/09/2010 tarihli 5982 sayılı kanunla, 1982 Anayasası’nın 148. ve 149. maddelerinde yapılan değişikliklerle hukuk sistemine girmiştir. Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru, Anayasada tanımlanan ve aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile ek protokollerde yer alan temel hak ve özgürlüklerden herhangi birinin ihlali halinde başvurulan bir yargı yoludur.

Bu kapsamda özellikle tutuklama güvenlik tedbirine değinmekte fayda vardır. Tutuklama, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlali nedeniyle en çok bireysel başvuruya konu olan tedbirdir. Bununla birlikte bireysel başvuru; ceza hukuku, idare hukuku, medeni hukuk gibi hukukun muhtelif alanlarında yaşanan ve koruma altına alınan bir hakkın ihlali sonucunu doğuran her mağduriyet için başvurulabilecek bir yargı yoludur.

2.     Anayasa Mahkemesi’ne Bireysel Başvuru Yapabilecek Kişiler

Anayasa Mahkemesi’ne Anayasa’da, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde ve Türkiye’nin taraf olduğu ek protokollerde güvence altına alınan hakları ihlal edilen herkes bireysel başvuru yapabilir. Bu kapsamda tüzel kişiliğe ait hakları ihlal edildiği iddiasıyla özel hukuk tüzel kişileri de Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunabilirler. Ancak kamu tüzel kişileri Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapamazlar.

3.     Bireysel Başvuruda Sınırlamalar

-     Anayasanın yargı dışı bıraktığı 4 işleme karşı başvuru yapılamaz Bunlar;

     Cumhurbaşkanının tek başına yaptığı işlemler; YAŞ’ın ilişik kesme kararı dışındaki kararları; HSYK’nın ihraç dışındaki kararları ve YSK kararları.

-     Kanun, içtüzük gibi yasama işlemleri. Kişiye karşı bir ihlalden söz edilirse, bireysel başvuru mümkündür.

-     Düzenleyici idari işlemler dava konusu yapılamaz 

-     Anayasa Mahkemesi kararları dava konusu yapılamaz.

-     Dava açıkça dayanaktan yoksun ise dava konusu yapılamaz.

-     Başvuru, anayasal açıdan önem taşımalıdır.

-     Başvuru, güncel ve kişisel bir hakkın doğrudan etkilenmiş olması nedeniyle yapılmalıdır.

-     Başvurucu önemli bir zarara uğramamışsa veya başvuru insan hakları açısından önem taşımıyorsa başvurular incelenmez.

-     Yabancılar, Türk vatandaşlarına özgü olan konularda bireysel başvuruda bulunamaz.

-     Kamu tüzel kişileri bireysel başvuru yapamaz. Özel hukuk tüzel kişileri sadece tüzel kişiliğe ait haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle bireysel başvuruda bulunabilir.

-      Başvuru, 23 Eylül 2012 tarihinden sonra kesinleşen nihai işlemler, eylemler, kararlar aleyhine yapılacaktır.

4.     Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Konusu Yapılabilecek Haklar

Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının kullanılabilmesi için ihlal edildiği iddia edilen hak hem Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi hem de Anayasa tarafından aynı anda güvence altına alınmış olmalıdır. İnsan Hakları Sözleşmesi ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası tarafından ortak bir şekilde koruma altına alınan ve bireysel başvuruya konu edilebilecek hak ve özgürlükler şunlardır:

-           Yaşam Hakkı

-           İşkence Yasağı

-           Kölelik ve Zorla Çalıştırma Yasağı

-           Kişi Özgürlüğü ve Güvenliği Hakkı

-           Adil Yargılanma Hakkının İhlali Nedeniyle Bireysel Başvuru Hakkı

-           Suç ve Cezaların Kanuniliği İlkesinin İhlali

-           Özel Yaşam, Aile Yaşamı, Konut ve Haberleşme Hakkı

-           Düşünce ve İfade Özgürlüğü Hakkı

-           Din ve Vicdan Özgürlüğü

-           Örgütlenme ve toplanma hakkı

-           Mülkiyet hakkı

-           Eğitim ve Öğrenim hakkı

-           Serbest seçim hakkı

-           Temel hak ve Hürriyetlerin korunması (Etkili başvuru hakkı)

-           Eşitlik ilkesi ve ayrımcılık yasağıdır.

5.      Olağan Yargı Yollarının Tüketilmesi Şartı

Yargısal yolların tüketilmesi şartı, olağan kanun yollarının tüketilmesi anlamına gelmektedir. Kesin olarak verilen yerel mahkeme kararlarının tefhimi ya da tebliği tarihinden itibaren olağan kanun yolları tüketilmiş sayılır. Anayasa mahkemesi, aynı olay nedeniyle birden çok yargısal yol mevcut ise, olağan kanun yollarından en etkili kanun yolunun tüketilmesini aramaktadır.

6.      Anayasa Mahkemesi’ne Bireysel Başvuru Süresi

Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru süresi, son olağan kanun yolunun tüketilmesinden itibaren 30 gündür. Tüm olağan yargısal yollar tüketildikten sonra 30 gün içinde bireysel başvuru formu ve ekli belgelerin Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesi gerekmektedir. Başvuru formunun Anayasa Mahkemesine gönderilmek üzere 30 gün içinde mahkeme kalemine ya da yurt dışı temsilciliklerine teslim edilmesi süresinde başvuru yapılması için yeterlidir.

30 günlük bireysel başvuru süresinin başlangıcı yargısal yolların tükendiğinin öğrenildiği veya kararın başvurucuya tebliğ edildiği tarihtir. Başvurucu mücbir sebep veya ağır hastalık gibi hallerde, mazeretin kalktığı tarihten itibaren 15 gün içinde başvuruyu yapmalıdır. Anayasa Mahkemesi; Yargıtay Kararları kendilerine tebliğ edilmeyen kişiler yönünden, Yargıtay ilamının mahkeme kalemine geldiği tarihten itibaren en geç üç ay içinde öğrenilmesi gerektiği ve üç ay sonunda Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapılabilmesi için 30 günlük sürenin başlayacağı yönünde karar vermiştir.

7.      Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru Nasıl Yapılır?

Anayasa Mahkemesine (AYM) bireysel başvuru yapabilmek için, “www.anayasa.gov.tr” adresinden temin edilecek “Anayasa Mahkemesi Bireysel Başvuru Formu” usulüne uygun bir şekilde doldurulmalı ya da ayrı bir dilekçe yazılmalıdır. Dilekçe tam okunaklı olarak doldurulmalı ve imzalanmalıdır. Başvuru formu ekleri hariç toplamda on sayfadan fazla olmamalıdır. Bu form şu şekilde doldurulmalıdır:

-       Öncelikle ilgili yerlere kişisel bilgiler doğru ve açık yazılmalıdır.

-     Bireysel başvuruya konu olay ve tüketilen iç hukuk yolları tüm yargısal süreç ile tarihi sıralamaya uygun bir şekilde özetlenmelidir. Üst derece mahkemesine başvuru yolu öngörülmemişse ihlalin öğrenildiği tarihin yazılması gerekmektedir.

-     Başvuru formuna eklenecek belge ve kararlar numara verilmek suretiyle eklenmelidir. Başvuru formuna eklenecek tüm belge ve kararların aslı veya onaylanmış örneklerinin sunulması gerekmektedir.

-     Başvurucunun nüfus cüzdan fotokopisi mutlaka başvuruya eklenmelidir. Nüfus cüzdan fotokopisi gönderilmeyen başvurular reddedilmektedir.

-   Başvuru formunda bireysel başvuruya konu edilen olay ve yargısal süreç nedeniyle, Anayasada ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde düzenlenen hangi hakların ihlal edildiği belirtilmelidir.

-    Bireysel başvuru formunun sonuç bölümünde; ileri sürülen ihlallerin tespiti ve delilleri ile ihlalin ortaya çıkardığı zararın giderilmesi için yeniden yargılama yapılması veya uğranılan maddi ve manevi zararın tazmin edilmesi talep edilmeli, tazminatın miktarı belirtilmelidir. Aksi halde Mahkeme ihlal kararı verse bile tazminata hükmetmeyecektir.

-   Tüm bunlara ek olarak başvuru harcı makbuzunun da mutlaka başvuru formuna eklenmesi gerekmektedir. Bireysel başvuruda bulunan kişi adli yardım talepli olarak da başvurusunu yapabilmektedir. Bu durumda elinde bulunan yoksulluk belgelerinin de başvuru formu ile birlikte gönderilmesi gerekmektedir. 2020 yılı için bireysel başvuru harcı 446,90 TL’dir. Başvuru avukat aracılığı ile yapılıyorsa vekaletname örneği harçlandırılıp baro pulu yapıştırılarak gönderilmelidir.

Başvuru formunda Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde yer alan hangi hakkın ihlal edildiğinin belirtilmesi gerekmekle birlikte; Anayasa Mahkemesi olayın ve yaşanan mağduriyetin iyi açıklanması halinde, başvurucunun belirttiği Anayasa maddesi ve sözleşme maddesiyle bağlı kalmamaktadır. Bu durumda Mahkeme, yaşanan olayla ilgili olarak Anayasa’nın hangi maddesinin veya sözleşmenin hangi maddesinin ihlal edildiğini resen tespit etmektedir.

Başvuru yapanın mazereti varsa (mücbir neden, ağır hastalık gibi) belgesini dilekçeye eklemesi gerekir. Belgeler, başvuranın elinde olmayıp da bir devlet kurumunda ise, mahkemeden bunun celbi talep edilir. Mahkeme bu belgeleri re’sen de getirtebilir. Başvuru belgelerinde değişiklik olursa; başvuru sahibi, bu durumu en kısa zamanda Mahkemeye bildirmelidir. Başvuru sahibi kimliğini gizleyemez fakat bilgilerinin kamu ile paylaşılmamasını Mahkemeden isteyebilir. Bu konularda eksiklik olması halinde başvurucuya 15 günlük ek süre verilir.

Bireysel başvuru formu ve ekindeki belgeler; Anayasa Mahkemesine doğrudan gidilerek fiziki olarak dosya teslim edilebilir, herhangi bir adliyede nöbetçi mahkemeler kanalıyla gönderilebilir veya yurt dışı temsilcilikleri aracılığı ile yapılabilir. Başvuru formu ve ekli belgelerin gönderilmesinden sonra yapılacak yazışmalarda da aynı yollar kullanılmalıdır. Başvurunun bunların dışında bir yolla veya posta ile gönderilmesi halinde başvuru kabul edilmez. Cezaevinde bulunanlar, cezaevi idaresinden isteyecekleri formları doldurduktan sonra cezaevi idaresi kanalıyla başvuru yapabilirler.

8.     Başvurunun Değerlendirilme Süreci

İlk inceleme, evrak üzerinden ve esasa girilmeden yapılmakta ve sadece başvuru koşulları incelenmektedir. İlk inceleme yani kabul edilebilirlik incelemesi Komisyon tarafından gerçekleştirilir. Bu aşamada sadece başvuru evraklarının eksik olup olmadığı, dayanağının varlığı gibi hususlar incelenmektedir. Şayet başvuru formunda eksikler varsa ve bunlar süresinde tamamlanmamışsa başvurunun reddine karar verilir. Buna başvurunun “idari yönden reddi” denir. İdari yönden red kararına karşı bu kararın ilgilisine tebliğinden sonra 7 gün içinde Anayasa Mahkemesi’ne itiraz edilebilir. İtiraz, komisyonda kesin olarak karara bağlanır.

Dosya ilk incelemenin ardından bölümlere dağıtılır. İnceleme kayıt sırasına göre yapılır ancak acil veya önemli başvurular varsa (yaşam hakkı gibi) bu dosyalar öne alınabilir. İhlal olduğuna veya olmadığına bölümler karar vermektedir. Ancak yukarıda da ifade etmiş olduğumuz üzere; Anayasa Mahkemesi yerindelik denetimi yapamaz. Bölümler, evrak üzerinden karar vereceği gibi duruşma da yapabilirler.

Anayasa Mahkemesi; tanık ve bilirkişi dinleyebilir, keşif ve duruşma yapabilir. Mahkemeye ulaşan bilgi ve belgeler 15 günde görüşlerini sunması için başvurucu ile paylaşılır. Her tür karar Adalet Bakanlığı’na ve tüm ilgililere tebliğ edilir.

Bireysel başvurunun yapılması, başvuru konusu olan işlemin icrasını durdurmaz.

Bununla birlikte dostane çözüm olursa, davanın düşmesine karar verilecektir.

Feragat halinde düşme kararı verilebileceği gibi, insan hakları açısından yargılamanın devamına da karar verilebilir.

Şayet, ihlal olduğu tespit edilirse, ihlalin ortadan kaldırılmasına karar verilir. İhlal, bir mahkeme kararından kaynaklanıyorsa, yeni bir yargılamaya gerek olup olmadığı veya tazminatın gerekli olup olmadığı tartışılır. Yeniden yargılamada yarar yoksa ya tazminata hükmedilir ya da başvurucuya genel mahkemede bir dava açması önerilir.

İhlalin ortadan kalkması için yeni bir yargılamaya ihtiyaç varsa, dosya ilgili mahkemeye yeniden yargılama yapması için gönderilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü ilgili mahkeme mümkünse dosyayı evrak üzerinden karara bağlar.

Komisyonlar ve bölümlerin verdiği kararlar kesindir. Komisyon kararlarından ilkesel önemi olanlar ile Bölüm kararlarının tümü Anayasa Mahkemesi’nin internet sitesinde yayımlanır. Bölümlerin ilkesel kararları da Resmi Gazete’de yayımlanır. Bireysel başvuruda bulunmak, AİHM’e başvuruyu engellemez.

9.     Bireysel Başvuru Üzerine Tedbir Kararı Verilmesi

Bölümler, gerekli görürse, resen veya talep üzerine, tedbir kararı verebilir. Mahkeme, ancak çok istisnai durumlarda tedbir kararı verebilmelidir. Uygulamada Anayasa Mahkemesi, başvurucunun yaşama hakkının, maddi ve manevi bütünlüğüne yönelik ciddi bir tehlikenin bulunması halinde, başvurunun esası hakkında karar verilmeden önce tedbir hususunda bir karar verip kararın gereğinin yapılması için ilgili kişi ve kurumlara bilgi verir. Tedbir kararı olan dosyada esas hakkındaki karar 6 gün içinde verilmezse, verilmiş olan tedbir kararı kalkar.

10.   Bireysel Başvuru Hakkının Kötüye Kullanılması

Anayasa Mahkemesi’ne yapılan kötü niyetli başvurular cezalandırılır. Anayasa mahkemesine bireysel başvuru hakkının kötüye kullanıldığının tespiti halinde yargılama giderlerinin dışında disiplin para cezasına hükmedilebilir.

 

Saygılarımızla,

Av. Ezgi Çağla Güngör